2 Nisan 2012 Pazartesi

ceket modelleri bayan

yayladayken ufak çapta bir vahşetin baş karakteri oldum. yaş 9, yayla ise gözne. sabah akşam şövalye gibi geziyoruz ortada güya. kılıç kalkan ekibi gibiyiz diğer veletlerle. her neyse, her sabah çıkıp dağ bayır geziyoruz karşımıza ayı, domuz falan çıkar diye tırsmadan. bizi gören yan komşudaki arkadaşın abisi de bize birer yay yapıyor, ok yapımını da gösterdi ki başını yemeyelim daha sonra. her gün birkaç saatimizi ok yapımına harcıyoruz, yüzlerce ok var sanki ingiliz ordusuyuz amına koyim. işte böyle böyle robin hood edalarında ortalıkta dolanıyoruz, sağa sola ok fırlatıp talim yapıyoruz zeytin yağı kutularını elmaları vurarak. pederi restaurant sahibi olan bir arkadaş daha var. güllede* yeniyorum onu ve iddia karşılığında bana normalinden baya bir uzun döner bıçağı getiriyor,

ceket modelleri bayan

o yaşta longsword bulmuş gibi seviniyorum. yay, oklar ve kılıç sakladığımız yerde duruyor, evden azar yemeyelim diye bu tehlikeli işler yüzünden. bir gün ava gitmeye karar veriyoruz. sanırsın edward the great ve lordlar. yaylada ne avı, dağ tepe gezip böğürtlen yiyeceğiz, iki üç tane de kuş görürsek ok atacağız vuramadan, o güne kadar içimizden kimse canlı bir hedefe isabet ettirebilme becerisini gösterebilmiş değil. baya bir dolandıktan sonra oturmuş poşetlere doldurduğumuz böğürtlenleri yerken bir hılırtı geliyor. kalkıp bakıyoruz bir keçi. büyük ihtimalle bir şekilde kaçıp gelmiş, çocuklara "şşhh" işareti yaptıktan sonra kahraman edasıyla yayı çıkarıyorum. inanılmaz bir heyecan fırtınası içerisinde nefesimi tutarak "ficuup" efektiyle hayvanın boynuna saplanıyor daldan bozma ok. hayvan olduğu yerde sağa sola saçma hareketler yapıyor, bizim sevinç hareketlerimiz daha saçma. bütün çocuklar "olm gördün mü lan? thor odinsson keçiyi vurdu çotaa diye!" şeklinde bağrışırken daha bir gaza geliyorum, longsword'ümü çekiyorum ve obi-wan kenobi edasıyla uçarak hayvanın üzerine doğru atlayıp sağına soluna saplamaya falan başlıyorum. az önceki total sevinç yerini kısmen şaşkınlığa, kısmen de daha coşkulu bir sevince bırakıyor. hayvan yerde kanlı yatarken grendel'i kesmiş beowulf karizması ile kılıcı tutarak çocuklara dönüyorum, ne de olsa günün kahramanı benim. daha sonra kan olan üstümü annem çakmasın diye demiroluk'un buz gibi suyuyla yıkayıp, suya düştüğümü falan söylemiştim. fakat sonraki birkaç yaza damgasını vuran olay olmuştu arkadaşlarla aramızda. hala birbirimize anlatır, ne manyak olduğumuzu hatırlarız. tamam, vahşet dolu bir olay. şu anda hayvan hakları, çevre konularında çok daha farklı görüşlere sahip olabilirim ama çocuktum, kılıçlı kahramanlık görmeden televizyon etkisiyle büyüyorduk.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder