27 Eylül 2012 Perşembe

Siemens Servisi Gölcük

kendi yağında kavrulmuştur zamanında.. hamlıktan geçmiş, nar gibi pişmiştir.. biraz baharat sonra suyunu çeksin parmaklarını yersin.. kendininkini değil onunkini yersin.. parmaklarını, onun parmaklarını.. şimdi parmaklarını yersin diyince sanki sen kendi parmaklarını yersin gibi bir anlam da çıkıyor.. ama burda o manada değil yani, onun parmaklarını yersin.. "ı" 3. tekil şahsın iyelik ekinin akabinde "n" kaynaştırma harfinin gelmesiyle meydana gelen "ın" ile ikinci tekil şahıstaki iyelik eki "ın" çakışmış böyle bir anlam karmaşası olmuş işte, türkçenin azizliği.. neyse konumuz neydi, ha yemek yapabilen erkek; makbuldür, makuldür, tercih sebebidir.. burası kasarsa msnden devam

Siemens Servisi Gölcük

ederiz.. sevgilisi ya da eşi için üzüldüğüm erkektir. sebebine gelince, muhtemelen kendi yapabildiğinden çok daha fazlasını sevgilisinden/eşinden bekleyecek, onun yaptığı her yemeğe mutlaka bir sözü olacak, onu şöyle yapsan daha iyi olur şeklinde akıllar verecek, burnunu sokacak, sevgilisinin/eşinin mutfağı rahat rahat kullanmasını engelleyecektir. elbetteki mutfağa evin iki bireyi de girsin, erkek yayılsın, kadın çalışsın olmaz, ancak gel görki erkek kadından daha iyi bilmesin yemek yapmayı, çok bilmiş erkek çok zor çok.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Siemens Servisi Kocaeli

benim de dahil oldugum bir grup erkektirler. bu grup yemek yapabilmenin bir erkek icin hicbir sekilde eziklik olmadigini anlamis bir gruptur. kendisini her türlü alanda gelistirir, pizza yapmayi ögrenir, ve bi pizzacida normalce bi pizzanin o kadar para tutmasina hayret eder. baska yemekleri yapmayi ögrenir ve internet ortaminda menüler indirir falan... iyi bir erkektir sonucta. en azından bu yönüyle eksik bir adam değildir. yemek yapmayı bilmeyen adam -ister kadın ister erkek olsun- bu yönüyle eksiktir. erkeklerin besin ihtiyacını gidermede düştüğü acz ile -genellikle- övünmesi de garip, -buna bir de piyasadaki aşçıların genellikle erkek olduğunu ekleyelim. ölçü filan istemez. aldığı kadar ekleyelim- değil mi? eve geldik, diyor adam. ben de onu diyorum ya işte! eve geldik. her şey evde mi değişiyor? değişiyorsa. evde yemek bir iktidar meselesi olarak görülüyor oysa ve gerçekte yemek, bir iktidar meselesidir, afrika hariç değil..

Siemens Servisi Kocaeli

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Siemens Servisi Gebze

benim. akdeniz ağırlıklı yemekler yaparım kadınlarıma ve son derece de fit ve yakışıklıyım. görenin dibi düşer. hatta ayağımın altına bile kaş göz çizsem topunuzdan daha yakışıklı olur, kaybedenler kulübü üyeleri sizi. hakkaten çok acaip bir adamdır, aç kalmak ya da daha iyi ihtimalle makarna-sucuk-yumurta üçlüsüyle veya burger king-pideci-çorbacı üçgeninde yaşamayı tercih etmek yerine yemek yapmayı öğrenmiştir, ne kadar garip. akıllı erkektir. karşısındakilerin açlığından çok kendininkini düşünür. yalnız, güzel yemek yapanını gördüm de mutfağı temiz tutanını görmedim henüz. (bkz: güzel yemek yapan erkekler)

Siemens Servisi Gebze

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Bosch Servisi İzmit

prim falan yaptığı yok. anca bu yeteneği suistimal edilmeye uğraşılıyor arkadaşları tarafından. yok akşam gelelim de bize biraz tavuklu bir yemek yap da karnımız yemek görsün, yok bu çorbayı nasıl bu kadar güzel yapabiliyorsun bir gün yap da size gelelim hiç davet etmiyorsunlar, bu sütlü tatlının dibini yakmadan nasıl bu kadar kıvamında yapabiliyorsun bayıldım bir tane daha ver!! ( daha ben tadına bakmadım lan. :/ ) bir de bu tür bir erkeğin arkadaşları durmadan da yemek yapabildiği için dalga geçip dururlar, lan aç karnınız doydu benim yüzümden iyilik yaptık, neden dalga geçiyorsunuz anlamadım ki. :/

Bosch Servisi İzmit

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

26 Eylül 2012 Çarşamba

Bosch Servisi Gölcük

ara sıra bağlanma sorunu olsa da yapanın eline beline sağlık diyebileceğim program. turkcell'in kazıkçı sms politakası yüzünden zamanında yüklemiştim ve şu ana kadar nerden baksan turkcell'e 70-80tl daha az ödememi sağlamıştır. gerçi turkcell bizden o parayı başka yöntemlerle çıkarıyor orası ayrı. yok kıl parası yok bilmem ne.. bildiğim kadarıyla blackberry'de ücretsiz, iphone'da 0,99$. ama size kazandırdığı 0,99$'dan çok daha fazla. program üzerinden fotoğraf, video, konum bilgisini

Bosch Servisi Gölcük

gönderebiliyor olmak mükemmel gerçekten. blackberry için sürekli güncelleme yapmaya çalışan program.ayarlara falan baktım acaba kaldırılacak bir tik bulurum umuduyla ama nafile.sürekli bir updating triplerine girip de becerememesi ile iyice çileden çıkardı bu meret.kaç kere silip yüklediğimi bilemiyorum.umarım bir tek benim başıma gelmemiştir.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Bosch Servisi Körfez

nokia için olan versiyonunda program yüklüyken 3g ile bağlanmayı kapatmak mümkün değil. bağlantıyı kesiyorum tekrar bağlanıyor. dolayısıyla şarj canavarı. keşke bu bug'u giderseler de kullanabilsek. birdenbire çalışmamaya başlayan program.daha iki üç gün önce gayet mutluydum kendisiyle.şuan kullanmak istediğimde o lanet kırmızı saat hiç gitmemek üzere çıkıyor.böyle bir problemi olan blackberry(bold 9700) kullanıcılarının yardımını esirgememesini dileyerek bu entrymi burada noktalıyorum. edit:sorunu düzeltmek için tcp/ip ayarlarına avea için internet yazarak düzeltmek mümkünmüş. telefona kurduğum andan itibaren elim mesaj atmaya gitmiyor hep bir

Bosch Servisi Körfez

yabancılık hissediyorum valla.üstelik kullanmayan arkadaşlarıma da sapık gibi sürekli davet gönderiyorum.şarj konusunda yapacak bir şey olmadığını kabullendiğimden beridir de benim için sms paketlerinin pabucunu dama atmış eğlenceli cidden iş gören uygulama olmuştur.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Bosch Servisi kocaeli

mesajlasmayı sevenler icin bicilmis kaftan. benim gibi fransa'daki flörtünüzle sabahtan aksama kadar whatsapp sayesinde resim,video yollayabilir, saatlerce mesajlasabilirsiniz. uluslararası yüzünden "of fatura bu ay cok pis girdi", "kontörüm bitti" derdi olmadan, misssssler gibi. neşe'nin kepek sorunuyla yarışan cep telefonu faturası sorunumu kısmen çözmüş program. sesli mesaj gönderme

Bosch Servisi kocaeli

atraksiyonunsa ayrıca hastasıyım. yalnız insanlar için gereksiz program. zaten yalnız insanlar için telefon da gereksiz çoğu zaman. indirir kurarsın bunu sonra bakışırsın telefonla... teknolojinin bu kısmını anlayamıyorum.son güncellemesinden sonra nokia telefonumda sıçtı. verem etti. bu kadar uyuz bi problem görmedim. uygulama açıkken sanki arka plana atmşım gibi uyarı veriyor. okuyosun cevap yazıyosun ama hala altta baloncuk duruyo okunmamış mesaj var diye. kaldırdım tekrar kurdum store'den. olmadı. sonra baktım ki kendi sitesinde s60 için bi sürümü var üst. denedim o da olmadı. telefonu yan yatırdım ama yine aynı

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Bosch Servisi Gebze

sanirim 3 5 capulcu tarafindan yazilmis yazilim. surekli hata cikartiyor surekli mesaj iletilmeme sorunlari oluyor. ve twitterlarinda surekli engineerin team'mimiz bu issue hakkinda calisiyor diyorlar. ben boyle dandik bir engineering gormedim arkadas bu kadar amatorluk olmaz. cok kullanisli cok basit olmasina karsin boyle sorunlar bu yazilimin cokusu olacaktir. alternatifi her an cikabilir (bkz: facebook messenger) şu an servis dışı olan mesajlaşma uygulaması. normalde de arada servis dışı kalıyordu ama bu defa uzun sürdü ve dünya çapında. nokia için tamamen kapatma halen mümkün olmadığı, her kullanıştan sonra ek programla kapatmanın da üşendirici olduğu için kullanmaya ara verdiğim, aslında harika bi mesajlaşma programı

Bosch Servisi Gebze

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

25 Eylül 2012 Salı

Beko Servisi Gölcük

görünen o ki bu dizinin yapımcılarının doymak bilmez para hırsı var. kardeşim bu dizi değil mi uğruna caddeler boşalan, bu dizi değil mi polat alemdar için deliren binlerce genç barındıran, bu dizi değil mi ölen karakterinin ardından cenaze namazı kılınan. 3 kuruş fazla para için çakma çin malı mı kore malı mı ne olduğu belli olmayan arabaya bindirirsiniz polat alemdar' ı. onun arabası x5' tir. ferrari' ye binemez, audi q7' ye binemez, mercedes cl 55 amg' ye binemez. o kadar paraya meraklıysanız web sitenize google reklamı alın ben her gün girer bir kere tıklarım. edit : araba çin malı değil amerikan

Beko Servisi Gölcük

malı mercury imiş, ben bir mercury tanırım o da freddie mercury. nazife annenin yere yığılmasıyla uzun bir aradan sonra heyecanlandırmış, 'lan yoksa?' dedirtmiştir. şimdi bu nazife ölse*, ömer baba en fazla 2 bölüm dayanır, sonra kahrından o da gider. ömer baba gidince deli hikmet elinde gazetelerle kimsenin kafasını sikemeyeceği için sahiden delirir, intihar mintihar eder biz de mutlu mesut bir şekilde seyir zevki yaşarız.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Beko Servisi körfez

verdiği aradan dönüşünden itibaren gerçekten çok sıkıcı olmaya başlamış dizidir. eski kurtlar vadisi'ni geçtim zaten de kurtlar vadisi pusu başladığından beri, elinde not defteri ve kalemle pür dikkat izlediğim, hatta videoya kaydedip bittikten sonra açıp bir daha izlediğim diziyi, iki haftadır koltuğa götümü yayıp, elimde kumandayla "ulan bihter'le adnan nooldu acaba öteki kanalda" diyerek izlemeye başladım, iki haftadır da dizinin sonunu getiremeden koltukta sızdım. nazife anne'yi, polat'ın ebru'yla tavla oynamasını, ihtiyarları mihtiyarları falan hiç görmedim. son hatırladığım seyfo dayı

Beko Servisi körfez

flashback'i. sonra silah seslerine uyandım baktım memati düğün basmış. aksiyon görünce uykum açıldı biraz. çatıştılar, dizi de orada bitti zaten. şimdi şurada okuduklarımdan anladığım kadarıyla ihtiyarlar polat'a sözünü hatırlatıp" evlenemezsin" demişler. lan siz ne skimsonik bir oluşumsunuz lan? heriftek başına iskender'in anasını bellemek için uğraşıyor, operasyon düzenliyor, listeler ele geçiriyor, cumhurbaşkanına posta koyuyor. adamın zar zor ele geçirdiği adamı "içimizdeki haini tespit etmek için savcılığa sevk etmemiz lazım" diyip hapisten kaçırttırıyorsunuz. içinizdeki haini de tespit edemiyorsunuz. iskender kaçıyor, polat'ın evini basıyor. olan yine polat'a oluyor. siz de mal gibi oturuyorsunuz mağaranın içinde. polat evlenicem diyince de "yok söz verdin evlenemezsin". sen de söz verdin "iskender'i bırakıp içimdeki haini bulacam" diye ipne. buldun mu? kendi sözünü tut bi önce. izledikten sonra gelen edit: aha yok lan valla orada bitmemiş. ben tekrar uyumuşum çatışma bitince.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Beko Servisi Kocaeli

son bölümde memati'nin "ya benimsin, ya kara toprağın" tribi bir sürü garibanın canına mal oldu. gariban dediğim düğün evindeki korumalar. bu zavallılar ne iskender büyük tanırlar, ne de polat alemdar. birileri bunlara özel güvenlik şirketinde çalışır mısın demiş, bunlar da çalışırım demişler. asgari ücretten biraz hallice bir paraya günde 12 saat ayakta dikilmeyi kabul etmişler. şimdi bir düşünün. özel güvenliksiniz. bir düğün evinin güvenliğini sağlıyorsunuz. yarmanın biri elinde silahla mekanı basıyor. ne yapardınız? buradan senaristlere sesleniyorum. tamam mafya dizisi yapıyorsunuz da biraz dikkatli olun kardeşim. sizin bu düğün evi basan, genel yayın yönetmenine gazete yediren kazmanızı kendine idol olarak seçen milyonlarca minik beyinli mematicik var sokaklarda.

Beko Servisi Kocaeli

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Beko Servisi İzmit

bu haftaki şıpoylır biraz hareketli, flash bellekteki cavit akarsu olabilir. dicle kelimesi soyadıyla ve görev yaptığı yer ile alakalı olduğu için mantıklı bir şifre. ama muro öyle bir kadının olduğundan bahsetti. şifrenin götüreceği kişi kadının biri de olabilir. abdülheyin pekmezi biraz aktı ama ona bir bok olmaz, memati yetiştirir. iskender bir şekilde turan kaçgarı göte getirecek. turan her zaman bu kadar kurnaz ve temkinli olamaz. davut tataroğlu para için bulutu satmaz. muro cavit akarsu'nun güvenini kazandı. truva taktiği yapıyorlar. o adam polatın eline düşecek herşeyi ötecek. son olarak nazife anneye bişey olmayacak. "biraz başım döndü o kadar" diyecek büyük ihtimalle.

Beko Servisi İzmit

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Beko Servisi gebze

bu bölümde abdülhey ile mematinin kavgası tatlıya bağlanmıştır. iyi de oldu, kız meselesi yüzünden hoş olmuyordu. gerçi kavga berabere gitti. bahse tutuşanlar için paranın dik gelmesi gibi bişey oldu. polat ile ebrunun ilişkisi şekillenmeye başladı. her ne kadar polat moruklara evlenmeyeceğine yemin etse bile. dizide bir kare vardı ki eski bölümleri özletti. seyfo dayıyı gösterdiği sahne. o ilk

Beko Servisi gebze

bölümlerdeki anlar gözlerde canlandı. 5 sene öncesi kolay mı? kaçgarlar, iskenderin adamı kenan yarbayı çırak çıkardı. bu kenan yarbayın gözlerinde hep patlak bir ifade var nedense. yuvalarından fırlayacakmış gibi. ayrıca kaçgarlardan hakkı ilk defa sırıtmıştır. kendisini kırdığı bu rekor için burdan selam ederim. lan bu deli hüsnü her hafta insanı deli etmek zorunda mı? el sıkışırken bile kıllık yapıyor adam. bu maldan adamı gördükçe içimden "abidin buraya" diyorum. çünkü kurtlar vadisinde öldürmemişlerdi. mapusta böcek sayıyordu. gerçi çapsızdı falan ama renk katıyordu diziye. nazife anneye evlenme konusunda çok ısrarcı olduğu için her ne kadar kızsak da dizi o olmadan olmaz. gerçi kaza olmadan eceliyle ölüp kurtlar vadisi tarihine adını yazdıran ilk kişi olacak ama. bu hafta vadi biraz daha hareketliydi. geçen haftanın monotonluğunu üzerinden attı. bu dizi hikayesiyle, dokundurduğu kişilerle, ayrıca hep merak ettirmesiyle herkesi ekrana bağlıyor. yani işini iyi biliyor. meraklı insan bağımlı insandır.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Arçelik Servisi körfez

4- inşaat aşamasında ve işletme dönemlerinde çevre degerlerinin korunması açısından 2872 sayılı çevre kanunu'na istinaden çıkarılan "hava kalitesinin korunması", "su kirliligi kontrolü" "katı atıkların kontrolü" ve "gürültü kontrolü" yönetmeliklerinde belirtilen tüm hususlar yerine getirilsin, ayrıca 1380 sayılı su ürünleri kanunu ve su ürünleri yönetmeligine uyulsun.. 5- ciddi bi$ey söyliycem buna hakkaten dikkat edilsin: dizideki kadin karakterlerin hepsinin mevcudiyeti bir erkek ile ilintili,

Arçelik Servisi körfez

varliklarinin sebebi hep bir erkege gelip dayaniyor, bir erkegin varligina ihtiyac duymadan senaryoya dahil olabilen bir kadin karakter yaratilsin.. cati$ma sahneleri, kafa kesme filan hikaye, esas cocuk geli$imini etkileyecek olan $ey kadinlara olan 'bu' baki$ acisidir, erkeksiz varolamayan kadin motifidir.. acil düzeltilsin.. 6- hep ele$tiri olmaz, biraz da olumlu $eylerden bahsedelim: dizide bir 'adanali' olmamasi sebebi ile senaristleri gözlerinden öpüyorum.. bravo.. $u ortamda, $u zamanda adanali agziyla konu$an bir karakter olmadan dizi cektikleri icin bir tebrigi hak ediyolla.. 7- evet $imarmayalim, hemen devam: in$allah haftaya o cati$ma olan ciftligin kapisinda biraktiginiz bmw'ye binersiniz.. nasil geri aldiginizi da aciklarsiniz in$alla..

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

24 Eylül 2012 Pazartesi

Arçelik Servisi Gölcük

yıllarca inat edip izlemediğim ama sonunda beni de kendine bağlamış dizidir. gerçekten iyi bir olay kurgusu var, oyuncuları çoğu iyi, karakterler de yerine oturmuş. ancak, o polat alemdar yok mu. bu kadar kasıntı, laftan anlamaz, mahalle kabadayısından bozma bir karakter nasıl başrol olabilir? dizideki tek salak karakter bu polat. ben şahsen bulut'un hastası oldum. adam hakikaten psikopat. o tuncay'ın yanındaki adamın, hüsnü bey mi ne, leon tribi yok mu.. beni benden alan şeydir o. sizi

Arçelik Servisi Gölcük

afacanlar sizi.. esasen; "o tuncay'ın yanındaki adamın, hüsnü bey mi ne, leon tribiyle beni benden alan şeydir. sizi afacanar sizi.." şeklinde yazsaydım formata aykırılıktan kurtulacaktım, ama bir anlık heyecan mı desem ne desem, öyle oldu.. ama farkındayım yani.. ama değiştirmek de bu saatten sonra.. dursun bakalım.. ailecek izliyoruz. annemin "hiçbir şey anlamadığım halde severek izliyorum" demesi benim yüzünden zoraki ekrana bakmasından kaynaklanıyor eminim. ben dizi anında susun konuşmayın diye ortamı gererken annem şu şekilde diyaloglar kurarak hazır gerilen ortamı yumuşatmayı başarıyor; - kırık tepsi ne oğlum? - kripteks o anne, kripteksi getirin dedi polat - neyse ney... - böyle acayip bi kutu, baronun günlüğü vardı içinde.. - heee

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Arçelik Servisi koceli

daha, polat'ın üvey annesi nazife var. ve sonra polat'ın öz kardeşi safiye var. ve hala sağ kendisi. niye safiye gösterilmez bu dizide? yani safiye'nin gösterilmediği dizidir *. daha sonra, kaçgarlar, safiye'yi kaçırsa... ve çok daha sonra, hazarbeyoğulları, nazife'yi kaçırsa... böylece iki bölüm senaryosu daha çıkar. hem, safiye karahanlılar (hani tataroğulları, hazarbeyoğulları, kaçgarlar falan var ya...

Arçelik Servisi koceli

karahanlılar demesek eski baron ailesine ayıp etmiş oluruz) diziye katılsa, eskiye özlem duyanlar özlemlerini giderir. hem de, ekonomiye faydası olur. böylece: a- işsizlik azalır. b- istihdam çoğalır. başladığından beri her bölümde, abdülhey ve memati arasında, daha önceki kurtlar vadisi serisindeki konseye gönderme yapılarak, şu andaki durumun ve şirketlerin daha büyük yapılara sahip olduğu ve daha tehlikeli olduğu işlenmeye çalışılmaktadır. izleyicilerin, kardeşim hani konsey, hani baron, hani laz ziyaydı, ee bu şekil şirketlerde nerden çıktı, gibi mantık yürütmelerini bir nebze yatıştırmak için habire çalışılmaktadır.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Arçelik Servisi İzmit

prime time da olmasa da gece 1 de 2 de falan yayınlansa hakkında hiç bir "şiddeti övüyor aşağılık dizi.." gibi suçlamalarda bulunulmayacak dizi. çoluk çocuk izlemez en azından .. hem kurtlar vadisi ve türevlerinin psikolojik açıdan porno ve türevleriyle pek bir farkı da yoktur bilindiği üzre.. ha emmanuelle ha kurtlar vadisi .. kurtlar vadisine seks* de girse mesela .. şiddet ve porno nun bir aradalığıyla yabancılara örnek olacak öncü bir dizi olabilir.. adı da kurlar vadisi olur .. ne kadar da cin im görüyosunuz.. "hiç dizi ihraç edemiyoruz mna koim, ne biçim sektör lan bu" homurtularını siler atar mesela böyle bişi.. dizi yönetimini birazcık radikal birazcık özgün birazcık avantgard olmaya

Arçelik Servisi İzmit

davet ediyorum .. polat, babası ile konuşmaktadır: polat: baba belli bir süre, korumayı artırmamız gerekecek. babası: oğlum gerek yok bunlara... polat: baba bunların ahlakı yok. (mafya ahlakını kastediyor sanırım) bunu diyen polat, düşmanının oğlunu vurup, bunu da vurduğu adamın babasına izletti. şimdi sen, adamlardan ne ahlakı bekliyorsun ki?

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Arçelik Servisi Gebze

biran için başrol oyuncusunun niyeti bozup fena halde iş atmaya başladığı dizi. tataroğlunun kızı : kardeşimin kurtulması için ne istersen veririm. polat:ne istersem mi? (tek kaş kalkık) t.k: her şeyi yaparım. polat : herşeyi mi? edit:sonradan toparlayıp hatuna güzel ayar verdi ama ben biran niyeti bozup sevişecek dedim kendi kendime. memati'nin kalem ile bacak üzerine el mıhlama hareketine hasta olduğum dizi... ayrıca halo'nun yatağına sonradan apar topar gelen adını sıfatını bilmediğim toy delikanlının babasına " babana bile güvenmeyecekmişsin hem bundan sonra kendi kendimi koruyacağım" sözü beni çok etkiledi... hüseyin avni danyal gibi karizmatik bir oyuncunun

Arçelik Servisi Gebze

canlandırdığı yalçın bulut karakterine biraz daha oturaklı aforizmalar yazmalarını dilediğim dizidir. yalçın bulut geçen bölümde "sen yağmur ol ben bulut, elbet karşılaşırız polat alemdar", bu bölümde ise tesbihi koparıp "ip kopar taş düşer" gibi ilkokul 3 düzeyinde laflar etmiştir. yakışmıyor maalesef. insan böyle karizmatik bir karakterden daha oturaklı laflar bekliyor.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

22 Eylül 2012 Cumartesi

Baymak Servisi Gölcük

son bi iki bölümde yönetmen koltuğuna oturmuş olan zeynep hanım'a felaket haksızlık ediliyor bu bir. bi kere zaten dizinin iğrenç bölümleri bu kadının elinden değil, önceki yönetmen sadullah bey'in elinden çıkmıştı. zeynep hanım yönetmeye başladığında dizi eskisine nispeten baya bi toparlanmıştı. hatta zübeyr şaşmaz sanırım bi nevi staj yaptı bu yönetmenlerin yanında ve sadullah'tan hiç bi şey öğrenemedi. zeynep hanım'ın bi gömlek üstün rejisi sayesinde piştiğine kanaat getirdi ve artık o

Baymak Servisi Gölcük

yönetmeye başladı. zeynep hanım'ın hakkını yemeyin yok yere. bu arada şaşmaz fena yönetmemiş olsa da aslında tek becerisi çerçevelemelerinin biraz daha iyi olması. yoksa özünde aksiyon dizisi olan bi diziyi yine berbat aksiyon planları çekerek eskisinden çok da üst seviyelere taşımadı. ama bi iki kalburüstü çerçeve, renklerdeki düzelme falan seyirciye yetmiş olacak ki son bölüm övgülere boğuldu. oysa dizi hala aynı. ne aksiyon sahnelerinde bi ilginçlik var, ne de senaryoda. gerçi senaryo da eskisine nazaran daha iyi ama sadece eski kv bölümleriyle kıyaslayıp bu senaryoya iyi diyebiliriz. yoksa polat'ın saçmasapan planı, halo'nun iki resimle iknası falan bildiğin çocukça şeyler. ve üstelik hala dizinin bi konusu yok.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Baymak Servisi Körfez

o değil de bu alemdar polat niye sağ kolundan vuruldu ? cavit akarsu'nun mekanını basarken hardest seviyesinde oynayıp daha çok zorlanıp daha çok sükse yapma amacında filan mıydı? çözemedim. özellikle sağ kolundan vurulmak istedi zira. hatta heyabdül, halo dayıya ağzının kenarı ile ''sağ kol dayı sağ kol'' dedi. mekan basmaya gidecek adam sağ kolundan vurdurur mu olum kendini? gerçi hiç vurdurmaz ayrı mesele de , hadi vurdurdun diyelim. sonuçta sen sağlak bir adamsın be hey salak polat! ne diye silah tutacağın kolundan vurdurursun kendini? sol elle silah tutmak başka sağ elle

Baymak Servisi Körfez

başka. sen sağ el ile de silahı iğreti tutuyorsun ya o da ayrı bir mesele. 24 izle biraz , jack bauer'i izle. nasıl gizlice sızılır mekana , nasıl silah tutulur , nasıl doğrultulur düşmana? öğren bunları. tek bölümünü izlesen yeter lan. ona da razıyım. 58. bölümde çiçekten - böcekten, partiden - kurtiden kurtulan yönetmenlik müessesesinin çekim kalitesinde aştığı dizi olmuştur. örneklendirmek gerekirse; - giriş sahnesinde kullanılan morg çekimi; mazgaldan yukarı çıkılan görüntü oldukça başarılı idi. - iskender ile cavit akarsu'nun aralarındaki konuşmanın, sadece suratlarının 'profil'den alınarak çekimi. - fuat ile gamze'nin çekimleri - funda'nın karakoldan çıkışının tümsek aynadan çekimi. - ve tabii ki son olarak final sahnesindeki, cavit'in kafasının kesilmek üzere polat tarafından baltanın ucuna bırakılması sonrası halo'ya dönen çekim.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Baymak Servisi Kocaeli

o bu değilde, inci kişisinin bir bebeği vardı vakti zamanında, ona ne oldu ben kaçırdım galiba. veya senarist olan abi inci' nin bebeğini unuttu. hani evde bakıcı olsa bile arada gelir tekmil verir; hanım bebek uyudu filan diye. anne gider bebeğini sever, emzirir filan. besleyin lan şu bebeği, kavruk kalacak büyüyünce, yazıktır. "kürt sorunu ancak mizah ile çözülebilir. muro yu da bu nedenle yarattık" diyen bahadır özdener ve diğer senaristler, muro karakterine ne kadar değer biçildiğini bu haftaki bölümde teyit etmiş oldular. öyle bir karakter ki bu, istediği zaman değil istenildiği zaman konuşabilen, her eylemi yaramazlık diye nitelendirilen bir çocuk misali. lakin, son bölümde gördük ki, "polat alemdar ın umrunda olmayan bir karaktermiş" muro. yaramazlıkları hoş görülen bir çocuk bile

 

Baymak Servisi Kocaeli

değilmiş yani. o zaman senaristlere sormadan edemiyor insan, "madem fikirlerinizin vücut bulduğu karakterdi polat alemdar ve "muro barışa ön ayak olması için yaratılmış mizahi bir tipti," neden polat alemdar ve kurmaylarının gözünde bu kişiyi küçültüyorsunuz?" açıkçası, kurtlar vadisi senaristlerine göre çözüm için gerekli koşul susmak ve egemen zümrenin dizinin dibinde oturmak mı? "muro da baş gösteren bu irade erozyonu", acaba yarattıklara karaktere hayalden ziyade gerçek bir değer biçerek çelişkiye düşen kurtlar vadisi senaristlerinin inandıkları nihai sonuç mu?

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Baymak Servisi Gebze

nihayet tamamen maymun olmadan son birkaç bölümdür yaptıkları hatadan dönmüş, kadın yönetmenin elinden kurtarılarak seyircilerin gönlündeki tahta kurulmuştur. bir önceki bölümünde mematinin bir geceliğine yurtdışına çıkması ve aynı gece sahte yabancı pasaportla giriş yapması planı unutulmuş dizidir. seyircileri bir aksiyon yaşattık, her şeyi unutturduk diye sevinebilirler. daha çok şey var böyle ama ben de unuttum. eğer geçen haftanın yorumlarını okumasaydım aklıma gelmezdi şerefsizim. polatın ofisinde adamlarıyla olayları analiz ederken bir yandan da deryalı günleri seyretmesiyle karizmasının yerlerde sürüklendiği bir bölüm olmuştur kanımca.bu ne len

Baymak Servisi Gebze

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Vaillant Servisi Gölcük

* iskender büyük, yavaş yavaş tüm planların gerçekleştiriyor. polat ise, tamamen sindirildi. illegal duruma düşürüldü. iskender üstadım, gitti, devlet'in başına geldi. polat ise, kuyruğunda ajanlar ile kovalamaca oynuyor. tabii ki, son gülen polat mı olur, bilemiyorum. * iskender hocam, duygusal ilişkilerinde mesafeli. bu tür işlerin raconunu biliyor. ne bağlı olduğu bir kadın (inci, demeyin... inci'yi de iki saniyede gebertir bu herif), ne bir ailesi, ne de arkadaşlık ilişkileri var. yalnız kurt modeli, takılıyor ortamda. polat ise, ailesi, dostları, sorunlu evliliği, vs. ile pek çok risk alıyor ve çevresindekileri riske atıyor. k.v.'nin ilk bölümlerinde, sırf bu yüzden bu adamın yüzünü

 

Vaillant Servisi Gölcük

değiştirmediler mi? önce, ailesine geri döndü; sonra elif ile ilişkiye girdi; en sonunda da evlendi. bakın; sonunda ne oldu? elif'i kaybetti, yakınlarına hep zarar geldi, bizim deli cevat'ın (hikmet'in) karısı bunun yüzünden yanarak öldü (yandı ve daha sonra acılar içinde vefat etti), vb. daha sırada ne var? çevresindeki herkes zarar görüyor. ihtiyarlar, buna evlenmeyeceksin dediği ve yemin ettiği halde, gitti, hemen evlendi. eee, ne oldu paşam? hani devlet işi daha önemliydi? polat, tüm ilkelerini çiğneyerek, çevresindeki insanların da zarar görmesine neden oldu. iskender ise, bu heriften daha tutarlı. kötü karakter mi? yemişim kötü karakterini. güçlü kimse, o yaşar. * polat'ın örgütü hata yapmaya başladı. ufak tefek operasyonlar dışında, günleri iskender'den kaçmakla geçiyor. bir istihbarat örgütü gibi eylem planlayıp düzenlemiyorlar. daha doğrusu, sıkça yapmıyorlar. özellikle, muro'nun serbest radikal gibi hareket etmesi, polat'ın başına açtığı işler... iskender ise, bu tür şeylere göz yummuyor. işine gelmeyen, ilkelerine ters bir şey mi oldu? basıyor kurşunu...

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

21 Eylül 2012 Cuma

Vaillant Servisi Gölcük

çağdaş abi, çok çağdaş olmayan, "lan 15 numara sikerim neneni. kalk lan oradan amcık. yarım saat geçeli 1 saat oldu lan göt" diyen kısa boylu, esmer bir abiydi. bana pek yanlışı olmadı. o yüzden yanındaydık zaten. sinsice kulağına yanaşıp "anlarsın ya" dedim. "ne diyon amina koyim lan. ılık mısın nesin? ne gulaama üflüyon olm" diye beklemediğim bir karşılık verdi. cebimden cd'yi çıkardım ve dedim "abi şuna bak". yazıyı görür görmez, suriyeli aksanında tekbir getirmeye başladı. "abartmaya gerek yok çağdaş abi. senden isteğimiz; bunu vcd denilen lanet alette izlenebilir hale getirmen. eğer izlenebilir hale getirebilirsen, getirirsin zaten. işin bu amina koyim. heaa, neyse. hadi yarın alırız abi biz. çay için de sağol. hayırlı işler, bol kazançlar. yengeye selam. kızının memeler de on numara ha!!" deyip, oradan ayrıldık. öteki gün, sabahki ders için uyandık ve süper bir kahvaltı yaptık. sonra da derse gitmedik. daha doğrusu ben gitmedim. özhan'ı "sen git. benim yerime de imza at. imza at, yoksa uykunda sikerim seni. uyandırırım tekrar sikerim bak" diyerek, tatlı dille okula gönderdim. hemen çağdaş abi'nin yanına gittim. dedim "abi ver şunu". "kardeşim çağdaş abin 1 saat sonra gelecek dedim yea" dedi, çağdaş abi'nin karısı.

Vaillant Servisi Gölcük

 

kadından istemişim o kadar vakit. uykuluysam demek ki. sonra geldi bu çağdaş abi. kaş göz yaptı, dedi "aşağı inelim". lan bi cd vericen, ne bu kaş göz diyemedim, indim paşa paşa. aşağı da hiç inmemiştim. korktum, tipi de bozuk herifin. bi indik aşağı, üffff. manyak sikiş dönüyo. herkes bir köşede, tuttuğunu tutmadığ...lan yok. bir mutfak, bir de hela var işte. ne olacak başka. manyak! çıkardı cebinden cd'yi. "kötü ama yeaa" dedi. ben de "siktir lan oradan. kıskanç pezevenk" dedim ve tokalaştım. teşekkür de ettim. ardından dört nala eve koştum. eve girdiğimde özhan, bornozunu giymiş, vcd'nin karşısında oturuyordu. pis pis gülüyordu. sinirlendim ama, gücümü o'na harcayamazdım. ayakkabılarımı bile çıkarmamıştım daha. o kadar acelem vardı. hemen vcd'ye yöneldim. vcd açılmış, sadece cd takılacak durumda bekliyordu. özhan'a baktım. hınzırca sırıtıyordu. bu hareketi, o'na olan sinirimi geçirmişti. cd'yi hemen hohhohlayıp haznesine yuvarladım. heyacanımız doruktaydı. vcd, cd'yi okumuştu. okumuştu ama, ortalık neden bu kadar karanlıktı. "özhan şu lambayı yak" dememle özhan, "abi saat 11 ne lambası? görüntü karanlık" dedi. "özhan sus skerim seni. bu ne lan" dedim. dellenmiştim. kapkaranlık bir görüntü vardı. karanlıkta kalmış bir kedi gibi gözleri parlayan bir kadın(evet bir kadın. belli olmuyor amına koyim), herifin birine kaval çalıyordu. biz çalıyor diye ikna ettik kendimizi en azından. "o lan. yok lan o değil" tartışmaları arasında çüküm bir düğme haline gelmişti. sinirim, yerini hayal kırıklığına bırakmıştı. özhan, iyice arızaya bağlamıştı. durup dururken, "davlumbazzz" diye bir çığlık attı ve bornozunu çıkarıp, cıbılcıslak kaldı. sonra da, mahallenin dul ablasına benzerliğiyle dikkat çeken pornocu bir ablanın cd'sini taktı. ben, gereksiz bir hüzne bürünmüş, dizlerimin üstüne çökmüş, çağdaş abi'nin cd'nin üstüne yazdığı "kantır sıtrayk" yazısını okuyordum. dokunsalar ağlayacak gibiydim. sürünerek odama gittim. sırf pofuduk terliklerine sürttürüyorum diye, beni terk eden kız arkadaşımdan çaldığım pofuduk terliklere sarılıp uyudum. lanet olsun çok seksiler!

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Vaillant Servisi Körfez

o ilk 11'inden 6 kişi kaybetmiş şike davası sanığı takımı geçen sene kadıköy'de eze eze, top göstermeyerek yenen takımın antrenörü. bahaneleri de hazır; 6 kişiyi kaybetmişlermiş. fenerbahçe en önemli 4 oyuncusunu sattı lan, kafanız mı güzel? geçen sene bir devre 33 puan almışken, ikinci devre 49 puan alan takımın hocasıdır. kendisi ile aynı puanda ligi bitiren diğer takım ise bir devre 42, diğer devre 41 puan almıştır. şampiyon olan diğer 4 takımla yaptığı 8 maçın 7'sini kazanmıştır. kadıköy'de tekme tokat yendiği takım, sezonun ilk devresinde avni aker'de bunun takımı ile kedinin fare ile oynadığı gibi oynamıştır. hikmetin sual olunmaz allah öyle bir kudret vermiştir ki, 30 puanlı ve yeni malatya'dan dahi şamar yiyen takım ikinci devre esip gürlemiştir. bunun gerçek olduğunun tek dayanağı da bu trabzonspor galibiyetidir. çok mantıklı ve matematiksel evet.. bugün çok önemli şeyler söyledi ama işte bazı geri zekalılar yine "ne kadar anlatırsan anlat öğretebileceğin

Vaillant Servisi Körfez

karşındakinin anlayabileceği kadardır" sözünü ispat etmiş oldular... şunları dedi; -asla ters bir şey olmamalı. bu bizim büyüklüğümüze yara açar. trabzonspor düşman değil, rakiplerimizden biri. -taraftarlar, hesaplaşma olarak bakmamalı. biz 104 yıllık kulübüz. bu tip küçük hesaplaşmalarla işimiz olmamalı. -taraftarımız ve kendimiz için sahnede kendimizi yeniden göstereceğimiz yer. kendi gücümüzü tekrar göstereceğimiz bir sahne.trabzonspor maçı, geçen sezon ne kadar haklı olarak şampiyon olduğumuzu göstereceğimiz bir maç evet bunları dedi. ya ne deseydi? saha dışında döner bıçaklarıyla hesaplaşalım mı diyecekti? sen şampiyon oluyorsun sonra bazı iddialar çıkıyor ve şampiyonluğun lekeleniyor belki de elinden alınacak. ne diyor? o rakipleri tekrar yenelim, bu imkan elimizde, böyle bir şansımız var o halde biz sahada konuşalım ve şampiyonluğu hakkımızla kazandığımızı gösterelim. peki sen ne anladın? "işte pazar yenilirse aslında şampiyonluğu hak etmemiş olacağını hesaba katmadan konuştu aga hehe". hey gidi kafasını siktiğim hey. tekrar oku bak; -taraftarlar, hesaplaşma olarak bakmamalı. biz 104 yıllık kulübüz. bu tip küçük hesaplaşmalarla işimiz olmamalı. -asla ters bir şey olmamalı. bu bizim büyüklüğümüze yara açar. trabzonspor düşman değil, rakiplerimizden biri.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Vaillant Servisi Kocaeli

ekstra gazla geçen seneki trabzonspor maçlarına gönderme yapmış eski futbolcu. kendisini tanımam etmem ancak bir şakiil oneyıl kadar popüler olduğunu sanmıyorum. bunu irdelemek lazım. trabzonspor maçıyla ilgili kurduğu cümleler bu sezon verdiği psikolojik savaşın bir parçası diye düşünüyorum. parçalanmış bir takımı ve kulübü maça hazırlamak için geçen yılki başarılara atıfta bulunup onları motive etmekten, gaza getirmekten başka pek bir seçeneği yok önünde. eğer devre arasına kadar fenerbahçe'yi zirvede tutmayı başarabilirse, devre arasındaki bir kaç transferle gemisini limana yanaştırıp büyük bir iş başaracaktır. geçen sene yedikleri naneler nedeni ile ilk 11'inden 6 kişi kaybeden takımı yenip "bakın şike yokmuş" demeyi düşünen zeka küpü.

Vaillant Servisi Kocaeli

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Vaillant Servisi izmit

türk futbol camiasında efendiliğiyle tanınan spor adamı. lakin kriz anlarında görülmüştür ki kendisi dişini gösteren de bir kişidir aynı zamanda. ve fakat ne yazıktır, gocuklu celep kaldırınca sopasını, o da sürüye katılıverir hemen. şu saçma sapan özer takıntısından vazgeçtiğinde takım bir adım daha ileriye gidecek. yanında dia stoch oturuyo ve özer sahada üstelik da 5 yabancı varken oyunda. allah aşkına bu adam ne buluyor bu özerde? gol atamaz, asist yapamaz, top kapmaz, bulunduğu

Vaillant Servisi izmit

mevkisini savunmaz, sıfıra inip tek bir orta yapmaz bir adam bu özer. bırak artık şu özer inadını hoca demek istiyorum kendisine, gerekirse gökayı koy en azından top kapıp tek top oynar çocuk. demiş ki kendisi "trabzon maçı geçen seneki şampiyonluğumuzun ne kadar haklı olduğunu gösterecek", ulan ya yenilirsen? ayrıca bunun daha deplasmanı var o nolacak? biraz akıl fikir.. e: zamanın ötesine gidince mantıklı konuşmuş oldu zaten amına koyim!

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Vaillant Servisi Gebze

bıktım, vallahi bıktım yazdan beri olanlardan. neler oluyor, yönetim ne yapmaya çalışıyor, nasıl pazarlıklar dönüyor gizliden gizliye bilmiyorum. komplo teorisi okumaktan bıktım artık. bir alt ligse bir alt lig, amatörse amatör, yeter ki önümüzü görelim lan. bir kulüp 10 aydır muallakta, istim üstünde olur mu yahu? tamam hala fenerbahçe kazanınca seviniyoruz, kaybedince üzülüyoruz ama ertesi gün uyandığımızda tekrar o iğrenç belirsizlik havası hakim oluyor camiaya. izlediğim oyundan tat

Vaillant Servisi Gebze

alamaz oldum. küme düşmek fenerbahçe için felaket veya yolun sonu demek değildir. fenerbahçe gücünü taraftarından alır, nasıl küme düşen juventus kötü giden birkaç yılın ardından şampiyonluğu yine alıyorsa fenerbahçe de alır. ama taraftar heyecanını kaybederse geri dönüşü olmaz bir daha. senenin sonuna geldik, takım neredeyse şampiyon olacak bir şekilde ve hala seneye ne olacağımız belli değil. aklanıyor muyuz, küme mi düşüyoruz, avrupa kupalarından men mi ediliyoruz? tek istediğim, bir an önce bir karara varılması. usandım artık, vallahi usandım. mehmet baransu'yu ciddiye alıp üstüne kaynak göstererek kaybeden taraf olarak gösterilen spor kulübü. hele otur bi soluklan genç, adın ne senin?

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Bosch Servisi İzmit

26 nisan 2012 perşembe günü fenerbahçe sportif a.ş tarafından kamu aydınlatma platformu´na gönderilen ve cas´taki davamızın çekildiğine ilişkin açıklama 24 nisan 2012 tarihli yönetim kurulu toplantımızda alınan karar uyarınca yapılmıştır. hal böyle iken bugün tarihli milliyet gazetesi´nde cemal ersen imzası ile yayınlanan ve cas davasının çekilmesi kararının başkanımız sayın aziz

Bosch Servisi İzmit

yıldırım tarafından alındığına ilişkin haber de doğru değildir. başkanımız sayın aziz yıldırım´ın cas´taki davanın çekilmesine dair dahli ya da direktifi olmamıştır. önümüzdeki günlerde konuya ilişkin detaylı bilgilendirme yapılacaktır. çok özür dilerim ama harbi gerizekalı dolu bu ekşisözlük, adam hala cas'da ki dava ile şike davasını aynı salacak kadar aptal ya da gözlerini fanatiklik o kadar kör etmiş, ulan daha kaç ay oldu bu kadar mı çabuk unutunuz bu davanın açılma nedenini, biraz araştırın,sözlüğe bakın, açılma nedeni şike davası mı, araştırıp da hala bulamayan bana mesaj atsın ben yazacağım hangi nedenle açıldığını, yemin ediyorum mal kaynıyor bu sözlük. edit: zamanın ötesine gönderildiğine göre demek ki yanılmışım, sözlükten zeka fışkırıyormuş, ayrıca fenerbahçe cas'a şike için dava açmış,hay allahım ya.gerçekleri bile zamanın ötesine gönderin,aferin size.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

20 Eylül 2012 Perşembe

Siemens Servisi Gölcük

issiar dia'yı alan takım bienvenu'yu de istiyor. fenerbahçe'nin bienvenu'yu gönderip elde edeceği gelirin üstüne ekleme yapıp gomis hamlesini de yapabilir. semih şentürk artık uzun bir süre kadroya giremeyecek. çok çalışması lazım çok. fenerbahçe'nin hedefindeki bir diğer isim héctor canteros . canteros ile ilgili ali yıldırım aykut kocaman'ın son kararını bekliyor. inşallah alırız. orta sahamız yıllarca garanti altında olur. bu arada çoğu insan için hayal olan bir wesley sneijder durumu var. fenerbahçe yönetiminin taraftara ciddi bir borcu var. geçen yıl taraftarın yaptıkları ortada. kombineler, milyonlarca değerinde forma satın almaları, fenerbahçe taraftar kartları. hiç bitmeyen destek. aziz yıldırım bunu bir şekilde ödemek zorunda. kendisi de bunun farkında. fenerbahçe orta sahasını 5-6 yıllığına daha garanti altına almak adına sneijder için 30 milyon euro bonservis bedelini gözden

Siemens Servisi Gölcük

çıkarmış durumda. essel sports management'tan søren lerby'nin kapısını sürekli çalıyorlar. 30 milyon euro'nun tıpkı sow transferinde olduğu gibi yine ferit şahenk, nihat özdemir, ali koç ve sneijder özelinde türk telekom'un yanı sıra murat ülker ( aziz yıldırım ile aralarından su sızmaz) ortaklığında ödenmesi konuşuluyor. aziz yıldırım sneijder'i gerçekten çok istiyor ancak finansal fair play nedeniyle kulüp başkanı olduğu için sneijder'in aklını başından alabilecek parayı cebinden çıkarıp transferi ve masrafları için toplam parasını karşılayamıyor. diğer iş adamları ( kurallardan tam emin olmamakla beraber) sanırım fenerbahçe derneğine bağışta bulunabiliyorlar. wesley sneijder'in ikna edilmesi için pierre van hooijdonk'un çok ciddi mesai harcadığını duyuyorum. bu mesai'ye dirk kuyt da destek veriyor. sneijder'in aklını menajerlik şirketinin de katkısıyla çelebilecek tek olay tahmin edeceğiniz gibi büyük para. yıllık garanti para, maç başı ücretleri ve uzun süreli kontrat tabi bunun yanında transfer anında takımdaki dengeleri bozmamak adına ciddi bir imza parası. yani fenerbahçe sneijder'i istiyorsa futbolcunun her yıl net olarak en az 9 milyon euro( imza parası ekiyle birlikte) civarında bir para kazanmasını sağlamak zorunda. melo'nun 4,750.000 (garanti para + maaş ücreti toplamı/ primler hariç) euro kazandığı bir ligde sneijder'e 9 milyon euro kazandırmak hayal değil sanırım. sneijder kariyer istiyorum deyip manchester'ın (united ya da city) yolunu da tutabilir. italya'da gerçekten mutlu olduğunu göstermek adına inter'de de kalabilir. soranlar olacaktır muhtemelen. sneijder inter'de haftalık ücret alıyor. haftalığının 250.000 euro civarında (vergiler hariç -%40) olduğunu duymuştum. vergiler çıktığında yıllık kazancı yaklaşık 7.200.000 euro.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Siemens Servisi İzmit

şike yapmış olabilir , yapmamış da olabilir. ancak niye taraftar utansın yahu , ben kendi yapmadığım bir şey yüzünden niye utanayım. yargı süreci devam etmekte yapanlar gerekli cezayı çekeceklerdir bu taraftarı bağlamaz ki , gs tayfasından arkadaşlar herhalde utancımızdan intihar falan edeceğimizi düşünüyorlar, tamam fenerbahçe yi severiz maçını seyrederiz gerekirse desteğimizi de sunarız ancak o kadar. kaldı ki bu fenere ölesiye destek veren taraftarla bir yerlerde pislik olduğunu biliyorlar fakat sadece fener mi pis o konuda emin değiller bu sebeple olayların sadece fenerbahçe üzerinden yürümesinden rahatsızlar, bu utanmazlık sa evet biz fenerliler utanmıyoruz. 2012-2013 sezonu için

Siemens Servisi İzmit

son transferleri yapmak adına bir takım görüşmelerine devam eden takımım. ancak transfer komitesi atacağı adımlara çok dikkat ediyor. bunun yanında ilgilendikleri futbolcuların kariyerlerine nasıl devam etmek istediklerine dair cevapları vermeleri bekleniyor. moussa sow'un başka bir yere transferine hiç ihtimal vermiyorum. yakın bir zamanda fenerbahçe sitesinden moussa sow ile ilgili bir açıklama bekliyorum şahsen. yobo ve krasiç bitti. şimdi geldi sıra orta sahaya. 15 gün boyunca gündem hep orta saha olacak. gündem zaten hep orta sahaydı ama orta saha oyuncusu bulmak cidden çok zor. fenerbahçe manuel fernandes için beşiktaş'a 2 futbolcu ve güzel bir para önerdi. beşiktaş'ın ısrar etmesi halinde bir futbolcusunu daha bonservisini vermeden kullanması düşünülüyor. yani 3 futbolcu (2'si bonservisiyle /biri kiralık) + para , bütün bu planlar tino costa'dan gelecek yanıta göre tamamen yeniden şekillenebilir yani planlar bir daha açılmamak üzere kapanır. manuel fernandes maaşı nedeniyle endişeli. öte yandan beşiktaş, taraftarından tepki almamak için fernandes'i elde tutmak istiyor.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Siemens Servisi İzmit - 444 1 494

şeklinde daha etkili olacağını düşündüğüm takımım. sow iyi oyuncu ancak fenerbahcenin aradığı adam bu değil bence. sowun gönderilip, semih ve bienvenunun yedekte kalması bence daha dogru olan. nispeten güçsüz takımlara karşı topuz yerine alex oynar. alexi ben de herşeyden çok seviyorum ama alex olduğu zaman takım çok yumuşak kalıyor. ya lassana diarra vb. bir oyuncu alınacak ya da alex yedek kalıcak. birde bir oyuncu bir kere begenilmedi mi bir daha ne yapsa

Siemens Servisi İzmit - 444 1 494

giremiyor taraftarın gözüne. bekir sağbek oynarken bende çok kızıyordum kendisine. ancak adam stopere geçtiğinden beri son derece iyi oynuyor ancak halen söyleniyor millet anlamıyorum. şike soruşturmasındaki iddialar, hükümler ve cezalar ortadayken, hala utanmadan savunacak yüzü olan taraftarlara sahip kluptür. aynı zamanda, şikeyi skimsonik yöntemlerle savunan taraftarlara sahiptir. türkiye'nin en güçlü takımıdır, o kadar güçlüdür ki, başka bir takımın başkanı dahi, bataklıktan kurtarmak için kendi klubünün başkanlığından istifa etmiştir. aklı başında insanlar, nasıl bir tezgah döndüğünün farkındalar, bir kere kirlendi mi insan, temizlenmesi çok zordur.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Siemens Servisi Körfez

orta sahaya bu kadar zamandır emre'nin yerine transfer yapmamasının kabul edilebilir hiç bir yanı olmayan kulübüm. havuzla, galatasarayla falan uğraşacağına yönetim futbol takımına odaklansa bir an evvel çok iyi olacak. iş işten geçince türkiye ligi için yapılacak göz boyaması transferler bizi bir adım ileri götürmez. bu sene mutlaka ama mutlaka şampiyonlar ligi'ne katılması gereken nefis takım, eğer bu turda vaslui'ye elenirse romanya ile ilişkimi dondururum. gruplara kalıp da babalarla oynarken aykut'un "iç anadolu barcelona'sı" taktiğinin (50 - 60 tane geri pas yatıp sıfır sıfıra yatmak) dünya

Siemens Servisi Körfez

futbolunda yaratacağı neşeli devrimi keyifle izliyor olacağım. biz futbol takımına transfer beklerken basketbol takımına transfer yapan spor kulübü. bo mccalebb 3 yıllığına imzaladı. tamam bo mccalebb önemli isim ama abicim futbol takımı diyoruz futbol.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Siemens Servisi Gebze

umarım bu sezon şampiyonlar liginden bu kadar çabuk elenmezler. umarım romanya'da tur atlarlar. daha eğlence yeni başlıyo lan. daha eylül'ü görmeden fenerbahçe'nin elenmesini düşünmek çok üzücü olur. keşke gruplara kalsalar. keşke bu sezon da fenerbahçe'nin avrupa'da oynayacağı her maç fenerliler için bir korku, rakip takım taraftarları için bi eğlence malzemesi olsa. valla daha şimdiden elenirlerse pek sevinemem lan :) maci izlemedim ama sozlukten takip ettigim kadariyla kotu bir futbol sergilemisler.zaten izlemesem de skora baksak yetiyor , cunku rakip adini anca oyunlardan veya iddaa'dan duyacagimiz vaslui. 1-1 kotu sonuc sayilmaz yine de ama ben bir

Siemens Servisi Gebze

besiktas taraftari olarak cani gonulden destekliyorum fenerbahce'yi.sonra acilacak yine galatasaray taraftarinin cenesi , yok avrupa'da tek takim da yok bilmem ne diye.avrupa'dan kastim anlayacaginiz uzere sampiyonlar ligi.diger kupada da ne olacagi belirsiz zaten.trabzon en iyi zamanlarinda en kotu kuralari secerek elendi hep.bursaspor ve eskisehirspor'u bugun degerlendirebiliriz. ne olursa olsun , ben 5 takimin da cikmasini istiyorum ama ozellikle fenerbahce'yi sampiyonlar ligi'nde gormek bu sezon icin en buyuk istegim kesinlikle.yenin olum su takimi . eğer ki fenerbahçe 4-2-3-1 taktiğinin herhangi bir varyasyonu ile oynayıp stoch, kuyt, alex, sow dörtlüsü sahada olursa, 2011-2012 sezonunda beşiktaş'ın içine düştüğü "4 kişi hücum - 6 kişi defans - arasında 30 metre" durumuna düşmesi çok muhtemel. ve bu durumda merkezde hangi ikili oynarsa artık, topal, topuz, baroni vs.. ve beklerde de gönül ve kaldırım üstlerine binecek yükten dolayı kötü bir sezon geçireceklerdir. şahsi fikrimce bu işin ilacı, ilerideki 4'lüden birinden vazgeçip topal, topuz, baroni üçlüsünün her daim sahada olmasını sağlamak olabilir.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Siemens Servisi Kocaeli

yöneticilerinin ve teknik direktörünün yaklaşık 1 aydır ağzından düşmeyen bi laf var "en az 2 transfer daha yapacağız". e yapacaksın da ne zaman yapacaksın? hadi ilk ön elemede vaslui'yi mevcut kadroyla elerim diye düşündün, ki ilk maçta o da zora girdi. ikinci ön eleme rakiplerin udinese, gladbach, spartak moskova, dynamo kiev ayarında takımlar. seribaşı olsan da olmasan da senin mevcut kadronu sahadan silecek muhtemel rakiplerin var ve bu ön elemeyi geçtiğini farzetsek bile 2.

Siemens Servisi Kocaeli

ön eleme maçlarının ilki 20-21 ağustosta. yani bugün 2 tane transfer yapsan, bu transferler, sezonun belki de en kritik iki maçına sadece 3 hafta takımla beraber çalışıp çıkacaklar. bu sene şampiyonlar ligi'ne katılamazsak bunun en büyük nedeni avrupa kampına transferler bitmiş şekilde gidemememizdir. bunun tek sorumlusu da maalesef 2 senedir toz kondurmaya gönlümün el vermediği aykut kocaman'dır. bu kafayla vaslui'ye de elenirsin young boys'a da paok'a da...

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

19 Eylül 2012 Çarşamba

Bosch Servisi Gölcük

başkaldırma manevi hayatın tek kabul edilebilir tarifidir. başkaldırı ve isyan insanoğlu ile karanlik arasinda sürekli devam eden bir çatışmadir. ezici kaderin bir kesinligi olan başkaldiri ve bıkkınlığı...” ve uyarir “yaşayan insan köleleştirilebilir ve bir nesnenin tarihsel koşulu durumuna indirgenebilir. fakat kölelştirilmeyi reddederken ölürse bir nesne olarak klasifiye edilmeyi reddeden insan dogasinin bambaşka bir türünün varlığını tescil ettirmiş olur.” zafer veya maglubiyet fenerbahcelilerin denkleminin parcasi degil. bize karsi yapilan bu operasyona baskaldiri hür, bagimsiz ve akil sagligi yerinde bir insanoglu olarak yasayabilmemiz icin mecburiyet sadece. basariya ulasamayabiliriz. ama işte elimizden gelen şeyi yapiyoruz, yapacagiz. bizler tamamen insani, tamamen yaşayan,

Bosch Servisi Gölcük

potansiyeline erişmeye çalisanlar için bu mücadele değmez mi, sonuçta kazanmamiza ilişkin hiçbir umut olmasa da değer...sizce?" nasıl bir mantalite bozukluğu var bu kulüpte anlamak gerçekten zor. neven spahija: 2 sezonda 1 lig 1 kupa şampiyonluğu ve ardında enkaz bir takım bırakmasına karşın teşekkür edilerek yollandı ki olması gereken de budur. gel gelelim daniel jorge castellani: dipten aldığı takımla 1,5 sezonda 2 lig, 1 kupa, 1 süper kupa şampiyonluğu; jose roberto lages guimaraes: 2 sezonda 1 lig, 1 süper kupa, 1 dünya şampiyonluğu, 1 şampiyonlar ligi şampiyonluğu, 1 avrupa üçüncülüğüne ve her iki koç da geride sistemleri tamamen oturmuş, yenilmesi çok zor takımlar bırakmalarına rağmen bırakın sözleşme yenilemeyi kuru bir teşekküre bile layık görülmeden külüpten ayrılmışlardır. öyle ki kulüp bu iki koçla da oturup görüşmeye bile tenezzül etmemiştir. ayrılmalarının üzerinden haftalar geçmesine karşın hala daha kulüpten haklarında tek kelime açıklama yapılmamıştır. sanki bu adamlar fenerbahçe'yi değil de 2 yıl boyunca patagonya'dan bir takımı çalıştırdılar. böyle de vefalı, kadir kıymet bilen yöneticileri olan bir kulüptür sonra çıkarlar oyuncudan taraftardan vefa beklerler.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Bosch Servisi Kocaeli

solomon asch deneyi’ni duymuş muydunuz? asch ve asistanlari bir deney kurgularlar. buna göre, deneydeki katılımcılara 2 kart gösterilir. kartların birinde kısa, orta ve uzun olmak üzere 3 çizgi vardir. diger kartta ise tek bir çizgi vardir. bu çizgi diger karttaki orta büyüklükteki çizgi büyüklüğündedir. deneklere bu ikinci karttaki çizginin diğer karttaki çizgilerden hangisine benzediği sorulur. asch’in asistanlari ile bir denek salonda bu soruyu yanitlar. denek yanitlamada en son siradadir. denek yanitlayincaya kadar asch’in asistanlarinin yanitlarini duyar. asch’in asistanlari dogru yanitlar

Bosch Servisi Kocaeli

verdikce denegin yanitlari da dogru olur. neredeyse 100 denegin 100’ü de dogruda kalir. deneyin aşamalarinda asch’in asistanlari yanlis yanitlar verdikce deneklerin de yanitlari yanlis olmaya baslar. deneklerin 1/3’ü önceki yanitlardan etkilenerek yanlis yanit verirler. ilginc degil mi? yaratilan yanlis algi bu kadar kolay bir soruda bile 1/3’ü etkiledi işte. işin daha ilginc yani ise bir sonraki aşamadir. 3. aşamada asistanlardan biri diger asistanlarin aksine dogru yanit vermeye baslar. deneklerin %10’unun yaniti bu sekilde degisir ve onlar da dogru yanit vermeye baslarlar. iste bu nedenle 1 kişi bile önemlidir bence... neden önemlidir? çünkü bir kişinin açıkça dogruyu söylemesi bir grup insanin en azindan %10’unun fikrini degistirebileceginin ispatidir bu... ki bir arastirmaya göre toplumun %10’unu sarsilmaz, yikilmaz bir sekilde bir düsünceye bagliysa bu güc eninde sonunda toplumun cogunlugu tarafindan kabul edilecektir. (http://scienceblog.com/...nt-for-the-spread-of-ideas/) iste cemaat dedigimiz sey de bu nedenle güclüdür zaten... düsünceye sarsilmaz bir inanc. evet dogrudur. dünyanin her yerinde hakim güclerin özgürlükcü hak arayislarini demir yumruklarla ezdikleri caglardayiz. ama ilginc bazi alt akimlar da olmuyor degil. ve tüm bunlar ümit verici degil mi sizce?

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Bosch Servisi Körfez

mesela gecenlerde bir yerde okumustum. misir’daki devrimde öncü rol oynayan iki gencin sözleriydi. herkes tüm bu devrimin 18 günde bittigini saniyor diyorlardi. oysa 5 yildan uzun bir süredir caba gösteriyorlarmis. kazandiklarini ise mübarek hükümetinin internet ve cep telefonu ile haberleşilmesini kestigi gün inanmislar. çünkü, insanlar tahrir meydani’nda yaşananlara ilişkin bilgi edinemeyince kendileri meraktan ne olup bittigini görmeye gelmisler. tahrir kalabaligi sayisi o gün bir anda 3 katina cikmis.. yine mesela almanya’da frankfurt’ta 2 hafta önce yaşanan “blocuppy” eylemi. insanlar sadece 4 gün boyunca bariscil protestolarini yapacaklardi. bunun icin almanya’nin finans merkezi frankfurt’u secmislerdi. bankalara, kemer sikmaya karsilardi. finans merkezini islemez hale getirmeyi amacliyorlardi ama tasla veya siddetle degil. bir dizi konser, yürüyüs ve konusmalarla. belediye buna izin vermedi. demokratik almanya’da bu oldu. blocuppy girisimi temyize gitti, mahkeme şeklen, teknik olarak bu temyiz talebini reddetti. çarşamba, perşembe ve cuma frankfurt finans merkezinin

Bosch Servisi Körfez

oldugu bankalarin ve avrupa merkez bankası gökdelenlerinin etrafinda 5.000 polis olay cikmamasi icin nöbet tuttu. ve sonunda blocuppy basarmis oldu finans merkezi polis fazlaliligi nedeniyle felc oldu, calisamadi. bankacilar evlerine dönmek zorunda kaldilar. blocuppy mahkemeden sadece cumartesi günü icin izin koprabilmisti. 20.000 protestocu o gün toplandi. finans merkezinde boydan boya yürüdüler. konserler oldu. katilimcilarin yas ortalamasi 40-50 civariydi. bebek arabalariyla bile gelenler vardi. protestocularin etkisi midir bilemem ama merkel bir sonraki hafta gerceklesen ab konseyi’nde tobin vergisini (bankacilik ve diger finansal işlemlerden alinacak küçük ama etkili bir vergi) tekrar konseye hatirlatti ve almanya’nin muhafazakar basbakani bu verginin tamamen arkasinda durduklarini ifade etti. albert camus der ki; “yapmak oldugumuz mücadeleler, savaşlar belki hayatımız esnasinda kazanilamazlar. zorbaliga ve kötülüge direniş hiç bitmez. bu direniş aslinda gezegendeki kısa solugumuzun bir tarifidir.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Bosch Servisi Gebze

vietnam savasi ile fenerbahce’ye yapilan operasyonu ayni kefeye koymak belki agir kaciyor ama bu tür sosyal olaylarda neden-sonuc iliskisi birbirine öyle benzer ki... mesela, chris hedges pullitzer kazanmis bir gazeteci. şöyle yazıyor: “9 kasim 1989’da leipzig’de dogu alma muhalefet liderleriyle birlikteydim. bana belki de bir yil içinde berlin duvarindan iki tarafin halklarinin da serbeste seyahat edebilecegi bir düzenlemenin olabilecegini söylüyorlardi. birkaç saat sonra berlin duvari, en azından insan trafigini engelleyemeyecek bir sekilde ortadan kaldirildi. lepzig’teki bu insanlar haftalarca, aylarca oradaki kilisenin önünde mum yakip, protestolarini sürdürüyorlardi. başlangıçta belki herşey yavaşti. misir’daki devrim gibi aslinda aylar, hatta yillar boyu süren bir direnisin sonucuydu bu. sonuçta birden büyüdü. ve dinazor cagindan buyana dogu almanya’yi yöneten honecker, leipzig’e bu insanlari öldürmesi icin bir komando birligi gönderdi. ancak, bu birlik halka kurşun sikmayacakti.” fenerbahcelileri çağlayan’da istemeyenlerin fenerbahcelileri bir komando gücü gibi cevik kuvvet gücü ile sindirmeye calismasinin da bir anlami olmali ama bu kisiler cesaretin de bulasici oldugunu göz ardi ediyorlar. cesaret bulasici tabii ama gercekler de bulasici.

Bosch Servisi Gebze

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

18 Eylül 2012 Salı

Hurda Alım Satım İzmir

daha yeni izleyebildiğim son bölümün de memati'ye çok pis ayar oldum. ulan kazım kafasını kırdırdı pekmezini akıttı diye iki dakkada sildin adamı. ey memati efendi!sen ki ilk vadi'de ruslara yakalanmamışmıydın? işkence görüp çöplüğe bırakılmamışmıydın? daha bu pusu denen dizimsi de bir kere hakan'a bir kere iskender'e yakalanıp keş yapmadılar mı seni? kız davasına en önemli görevleri aksatmadın mı?şimdi de benim kafasını kırdıran adamım olmaz diyor. densize bak, sanki biz bilmiyoz yakalanıp yakalanıp son anda kurtarıldığını. yürü git lan!

Hurda Alım Satım İzmir

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Beko Servisi Gölcük - 444 1 494

6 yıldır hiçbir bölümünü kaçırmamış bir insan olarak son 3 bölümdür izlemeyi bıraktığım dizi. eminim senaristler de farkındalar. amaçları nedir halen anlamış değilim. diziyi düştüğü şu durumdan lost'un senaristleri bile kurtaramaz. hani silinemeyecek kadar uzun karışık bir sayfa olur ya önünüzde uğraşmassınız yırtıp yeni sayfa alırsınız dizinin durumuda aynen buna benzemektedir. hiç sonla falan uğraşılmasın haftaya polat'ın evinde house party ile bitsin dizi. ulan kurtlar vadisi zamanında en sikindirik mafya bile dünyanın korumasıyla gezer, adama baskın yapmak için bir sürü plan

Beko Servisi Gölcük - 444 1 494

yapardınız. şimdi türkiye'nin en zengin adamının yanına bir kişi 3-5 tane koruma döverek girebiliyor. "ben en büyük vs vs.." zırvalamalarıyla yönetime el koyacağını iddia eden adamın evinde bir kişi kovboy gibi önüne geleni indiriyor, hiç kimse ona zarar veremiyor... rezil ettiniz ulan diziyi... allah'a şükür herhangi bir fobiden mustarip olmadığım gibi homofobiden de mustarip değilim ama koca koca adamların -ki çoğu mafya, ağır abi, patron bilmem ne- adamın tekine yakışıklı diye hitap etmesi çok itici değil mi? lan ağız birliği mi ettiniz, hayır noldu yani? adam, "bundan sonra benim adım yakışıklı bu da böyle biline" falan mı dedi. olmuyor valla. iskender karı kılıklı falan diyerek inceden ayar verdi ama bu hafta kazım'ı dövebilmesiyle karizma yaptı yine, üzücü çok. kazım onu tüketir her türlü, yani tüketmeli.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Beko Servisi Körfez - 444 1 494

arkadaş! memati iskender'in evinde o kadar adam öldürdü. oraya ambulans da geldi polis de geldi kimse bu adamlara ne oldu demedi. yazıktır yahu. tamam adamlar figuran da onların ki de can. onları da götürsenize hastaneye. ya da ne bileyim bu cesetler ne arıyor burda diyerekten ekipleri çağırsanıza çekip gidiyorsunuz. hem iskender'in evi böyle kabak gibi herkes tarafından biliniyorken, memati de isteyince korumaların hepsini tek başına haklıyorken niye intikam için bu kadar

Beko Servisi Körfez - 444 1 494

bekliyorsunuz ki? kurun pusuyu. iskender gelince dalın olsun bitsin. diziyle ilgili bi de şunu da söyliyim hakkaten, polat alemdar'ı süpermen gibi ilah yaptıkça iflah olmaz bu dizi. iyi karakterin hasar görmesi lazım. hiçbi şey olmuyo maşallah gezinip duruyo. bunun yakınları ölmeli. ayağı falan kırılmalı. alınmaz yaralar almalı ki ilgi çeksin dizi. böyle mal gibi gidiyo onu vuruyo bunu vuruyo, ne anladım bundan. süpermen'i bile öldürdüler ulan, koskoca süpermendi yani. süpermen'den de mi güçlü bu alemdar? ondan zaten ali sürmeli'yi takip ediyorum. bi işkenceden falan geçirsin polat'ı, bi şeyler yapsın ve kimse engel olamasın. o zaman iyi olur. geleceği parlak olabilecek dizi.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Beko Servisi Kocaeli - 444 1 494

her hafta bir önce ki bölümden daha da kötüye giden dizimsi. yani hangi sahnesine elini atarsan at elinde kalıyor. lan belki düzelir diye bi umut oturup katlanıyosun, ama sonra aha tam benim gibi gitti gene 2,5 saat boşu boşuna diye hayıflanıyosun. iskender büyük, ülkeye darbe yapacak adam. diziye ilk girdiğinde adam 40-50 adamla geziyodu. şimdi memati tek başına adamın evini basıyor. müsteşar falan gelmese alıp gidecek. o yakışıklı denen eleman hani amerikalarda eğitim almıştı falan. havaya

Beko Servisi Kocaeli - 444 1 494

tekme attı lan bildiğin. bari bi tane vursaydı polata. ülkenin en zengin iş adamının holding binasına kel bir adam onu bunu döverek girebiliyor. tek başına. arkasında da yakasını düzelten ölümsüz bir adam. turan kaçgar sanırım ayaklarını falan kaybetti. lan kaldırın bi yürütün temiz oksijen çeksin ciğerlerine. daracık ofis vermişler adama. bi tataroğlu'nun ofisine bak bir turan'ın. valla daha yazacak o kadar dolu saçmalık var ki insan şaşırıyor ister istemez. arada kanalları gezerken eski kurtlar vadisi denk geliyor. adamlar hakikaten büyük iş yapmış falan diyosun. konseyi , karahanlı'nın erişilmezliğini, laz ziya'nın racon kesmesini, altı yedi araba koruma ordusunu, oyunculukları, mekanları falan görüyorum, helal olsun diyorum.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Beko Servisi İzmit - 444 1 494

acaba polat iskender'i vuracak mı? bu nasıl dizi sonu. reklam arasında veriyosunuz ya, adam mahkemeye çıkacak, bildiklerini anlatacak. neyin gizemi ulan. yakışıklı seni o langley'den mezun eden adam amerika'yı bitirecek olan adamdır. takip edildiğini anlamaz, uyarı telefonu gelir, yok efendim takip edilmedim, der. lan otuz metre arkanda araba var dön bak, acaba edildim mi? diye,

Beko Servisi İzmit - 444 1 494

sonra takip edilirken tünele gir, yetmedi soytarılık yaparak tokat ye. ben valla ali sürmeli geldi diye bakmaya başladım. dizinin geri kalanı gerçekten son derece saçma ilerliyor. çok da anlamadım konuyu gerçi, gladyo filan. iskender karakteri de turgay atacan'a benziyo diye iyiymiş, ona da ordan bakıyorum. yani dizide nerdeyse ali sürmeli ve mafya dizilerine bulunduğu katkılar dışında iyi bi şey göremedim. ali sürmeli'nin karakteri dünyayı ele geçirsin, süresi artsın. bence şık olur. şık olması gereken dizidir.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Beko Servisi Gebze - 444 1 494

iskender zaza'ya öyle bir otur yerine dedi ki. sanki ilkokul öğretmeni adamın. zaza hııı bak kızıyorum otur. kayınvalide polat'ı duyduktan sonra... kadının bir yüz ifadesi bir konuşması var. hayır kocam yapmaz. sahiden mi. tüh hainmiş! calgon reklamındaki ev kadını :) ebru uzaktan dinliyor babalar ne karar vercek ercü hakkında. oh adalete teslime ettiler; polat kahramanım benim. en son başbakan

Beko Servisi Gebze - 444 1 494

ziyarete gitti davut'u. başbakan zaten öyle geniş takılır hep; hadi yarın da turhanların gazetesine gidelim bi. ulan şu diziye de yanlışlıkla ateşlenen silah dramını eklediler ya helal olsun! bu ne lan? adamın filmi çıkacak gladionun baş tetikçisi diye herif kızının elinden silahı alırken yanlışla ateş ediyor. üstüne pişman oluyor birde. sonra insan filmine gitmeyince yok "biletler çok pahalı!" yok "türk insanı sinema salonunu sevmiyor!". keep it real!

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Arçelik Servisi Gölcük - 444 1 494

izlemeyip bir süre sonra yine meraktan bakıyoruz. gittikçe saçmalaşan, saçmalaştıkça komediye dönen dizi. ihtiyar amcayı yıllarca persil reklamlarında gördük; şimdi durarak konuşunca farklı birşey söyleyecek gibi gelmiyor. yeni giren elemana yakışıklı diyorlar da adam o saçla bildiğin şeker kız candy yahu; neresi yakışıklı. her bölümde en az 20-30 kişi silahla vurularak öldürülüyor. yahu 80 döneminde bile görmemiş bu ülke bu anarşiyi. nasıl bir ülke adamlar figüran tamam çerez gibi

Arçelik Servisi Gölcük - 444 1 494

öldürüyorsun da. bu ülkede bu kadar adam silahla öldürülüyor; insanlar hayatına normal devam mı ediyor kimse görmüyor mu kimse duymuyor mu örtbas mı ediliyor örtbas edilmiyorsa bu ülke normal bir ülke mi heykeltıraş abi truva atlarını sokuyor içeri iş tamam. bir sürü kamera aktarıcı vs. gördüm. böylesini hiç görmedim. taşın içinde bir alet; zoom yapıyor. megapixel görüntü veriyor. kablosuz. bir de pille çalışıyor sanırım. bildiğin uzay teknolojisi bu. hatta ses de aktarıyor sanırım. helal olsun adamlara. eski kurtlar vadisi izleyicisine yapılabilecek en büyük kötülük yapıldı; memati'nin eline bebek verildi. allah'tan korkun ey senaristler. bu olmaz. bu dizide herşeyi yaptınız bari bunu yapmayın.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

17 Eylül 2012 Pazartesi

Gölcük Baymak Servisi

pusu bizi kendine bağlamıyor saygıdeğer senaristler, olmuyor. orjinal kurtlar vadisinin çok çok fazla olan kredisiyle izlemeye devam ediyoruz ama içimiz buruk. şaşırmak istiyoruz, hayretler içinde kalmak istiyoruz. vay be ne büyük oyunlar döndürüyomuş bu herif falan demek istiyoruz. ama herşey dümdüz. bir pusudan kurtul, adamın peşine düş, tam enseledim derken bir bakmışsın aaa yine pusu. arada erhan falan cıvıklık yapsın, bulut güldürsün o kadar. bahadır! içim yanıyo anlıyo musun beni? duyuyo musun? birşeyler yapın artıııkkkk!! not: 19. bölümde eski müzikler fazlaca kullanılmış gayet iyi olmuş. bir de pusu'da çok daha fazla gülüp eğlenebileceğimiz diyalog var. özellikle bulut ve memati fena değil. eminim daha iyi olacak, ben umutluyum. seveni de sevmeyeni de olsa son

Gölcük Baymak Servisi

bölümlerde toplumun kanayan yaralarına parmak basmış dizinin adı. özellikle gençliğin önünde ki tehlikelere dikkat çekmesi , izleyici oranının büyük bir kısmının 20 li yaşlarda olması açısından oldukça faydalı. bu haftada ki bölümde polat alemdar'ın bir cümlesi beni benden almış ve nirvanayı görmemi sağlamıştır. şöyleki; ~ terörist muro nun peşinden memati ile birlikte giden polat'ı 50-60 kadar terör sempatizanı molotof kokteyli ile karşılamış ve son anda topuklayarak kaçmışlardır.~ memati: usta daha bunlar çocuk! sıksan sıkamazsın, vursan vuramazsın, nasıl kullanabilirler bunları? böyle şerefsizlik mi olur? polat: sen eğer sahip çıkmazsan , sen eğitemezsen onlara sahip çıkan olur. ama sadece ölmeleri için sahip çıkarlar ve arkalarında dururlar.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Körfez Baymak Servisi

hakan karakteriyle (artık ne kadar karakterse) hüseyin (al ondan da o kadar-300 gr.) karakterini sürekli karıştırdığım perşembe eğlencesi. adı taylan olanların esmer ve yavşak olması gibi şık bir tespit vardır. aynı şekilde adı hüseyin olanların hüseyin turan kontenjanından bıyıklı, adı hakan olanların da daha modern görünümlü itidalli sakin adamlar olmasını beklerim. ama maalesef dizide bunlar aksi istikamette. bir de adı emre olanların dik saçlı ve şerefsiz görünümlü olması da var işin içinde. piç diyemiyorum. neden bilmiyorum. senaristlerine şöyle seslenmek istediğim dizi: ya ısrarla anlamadığım birşey var. tamam dizinin adını pusu koydunuz anladık ama her bölüm sonunda polatın bir şekilde pusuya düşürülmesi baydı artık. anlamak için normal bir zekaya bile sahip olmaya gerek yok artık bu adama birşey olmayacak. hadi diyelim ki bir hafta bu pusudan nasıl kurtulacak diye

Körfez Baymak Servisi

bekledik, olmuyor, çok komik kurtuluyor. polat duvarın arkasındayken takır takır ateş edenler polat kendisine nişan alırken silahı havaya kaldırıp bekliyor. cünyet arkın'ıntek başına kaleyi fethedip gelmesi gibi oluyor. oysa orjinal kurtlar vadisinde böyle miydi? birisi birşey söylerdi, birisi bir haber alırdı, büyük bir sır aralanacak gibi olurdu biz bir haftayı iple çekerdik. ne bileyim aklıma gelen polat'ın karahanlı'nın evinde samuel'le tanışması mesela. "ben polat alemdar, karahanlı adına buradayım, sizi dinliyorum" dedi, biz bir sonraki bölümü dört gözle bekledik. samuel ne tepki verecek, polat'la ne konuşacak diye. ya da polat karahanlı'nın gerçek babası olduğunu ve ortadan kaybolan karahanlı'nın öldüğünü aynı anda öğrendi, bölüm bitti. biz bekledik polat'ın içinde ne fırtınalar kopacak diye. ha birkaç defa polata bişey olacak mı diye beklediğimiz de oldu. ama mantıklıydı. safiye polat'ı kalbine çok yakın bir yerden vurmuştu mesela, ya da maskeli adamlar polat'ı canlı canlı gömmüştü. bekledik bir sonraki bölüme kadar. yine biliyorduk mutlaka kurtulacağını ama nasıl kurtulacaktı. kafa patladıyoduk. yok abdül gelir kurtarır yok şöyle olur böyle olur. ama şimdi öyle mi? herkesi takır takır vuracak, kurtulacak. eskiden tv'yi yumruklamak gelirdi insanın içinden, " böyle bir yerde biter mi laannn!" diye. nasıl geçecek şimdi koskoca bir hafta diye düşünürdük. ama şimdi... yok, bi gizem yok. bir de kurtlar vadisini ayakta tutan en önemli ögelerden biri polat'ın aslında ali candan olması sırrıydı. bu sırra yapılan her göndermede acaba elif mi anlayacak yoksa annesi babası mı anlayacak, acaba karahanlı mı bu gerçeği öğrenecek diye düşünür dururduk. yok yok hikmet kesin anladı falan derdik. senaryo bizi kendine bağlardı. poatın bir görev tanımı vardı, attığı her türlü adım hedefine ulaşmada nasıl katkı sağlar o anlatılırdı, yaptığı hiç bir harekette görevinin, amacının dışına çıkmazdı. senaryo bizi kendine bağlardı... yoksa öyle aman aman aksiyon çatışma sahneleri falan yoktu -ki millet ne aksiyon için ne çatışma için izlerdi-

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Baymak Servisi Gebze

çok fazla senaryo eksiği olduğunu düşündüğüm dizidir. polat devamlı "çocuklara söyle x yapsınlar" , "çocuklara söyle x etsinler" tadında replikler savuruyor. lakin benim polatın etrafında gördüğüm insanlar hep aynı sayıda. bunlar şimdi herkese 9-10 kişiyle mi kafa tutuyor. bu çocuklar dedikleri insanlar nerde. hangi çocuklar bunlar. çiçek çocuklar mı amına koyim. deli ettiniz lan beni yok yere. kimsenin ölen korumaların hesabını sormadığı dizidir. arkadaş memati mekana giriyor önüne geleni indirip banyoda adamını kıstırıyor. adam haindir, kötüdür, ibnedir falan ama, sonuçta kapısında bekleyen adamlar devletin ajanlarıdır. büyük ihtimalle üniversite bitirmiş, askerliğini yapmış, devletten maaş alan, üst Baymak Servisi Gebze bildikleri adamın emirlerine uyan, evlerinde çoluk çocukları olan, anneleri babaları olan, ankarada görev yaparken demetevlerdeki mit lojmanlarında kalan, belki de hepsi vatan aşığı olan adamlardır. ne bilsin onlar başlarındaki adam hain mi ibnemi. sen girip bunları öldürüyorsun, devlet bunun hesabını sormaz mı? sormak zorunda değil mi. nedir lan bu. şimdi okulum bitirip, askerlik yaptıktan sonra iş bulamazda mite başvurursam, benide alacağım eğitimden sonra böyle bir adamın yanına verirlerse memati gibi bi manyak gelip suçsuz olan beni vurursa bok yoluna mı gitmiş olcam ben. zaten bu adamlar şekerim fuatı kaçırırken de dünyadan haberi olmayan asgari ücretle çalışan gariban güvenlikçileri vurmamışlar mıydı? neyse, zaten dizide geçen kişi ve kurumların gerçeklerle alakası yoktu değil mi?

Baymak Servisi Gebze

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Vaillant Servisi Gölcük

resmi sitesinden harakiri yapmaya devam ediyor. tamam diyeceksiniz ki "sen de girme kardeşim, izleme" iyi de nasıl girme, nereye izleme. bir kere insanın elinde olmuyor bu, yapma etme diyorsun ama girmiş bulunuyorsun. 19. bölümde tahmin edildiği üzere çoktan ölmesi gereken abdülhey painkiller bulmuş max payne gibi abisinin belinden silahı kapıyor, polat'ın kafasına silah doğrultan izbandutu öldürüyor. burasını tahmin etmek çok zor olmamıştı zaten. abdülhey'i sağ salim o mekandan çıkarıyorlar. dizi çatır çatır sıçıyor gene, projeye imza atmayan böyle üst düzey bir

Vaillant Servisi Gölcük

bürokratı pencereden güvercin gibi salabiliyorsun, adı intihar oluyor. dizide maşallah memleketin polisi, savcısı, hakimi hepsi resmi izinlerini kullanıyor. vural'ın evine bir baskın düzenlendiğini görüyoruz, sanırım alper, vural'ı sorgulayacak, vural, sorgu sonrası memati'nin ellerine gidecek gibi gözüküyor. bir de polat, muro'nun aftosunun izine ulaşıyor bir şekilde, onu da gördük promoda. dizide ekstradan bir bok görebilecekmiyiz bilmiyorum ama bir daha sitesine girmeyeceğim, promo felan da izlemeyeceğim. aslında bir extra daha var, dur o da eksik kalsın.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Arçelik Servisi Körfez

dün gece güzel güzel izledim ben bu diziyi. heyecanlandım. polat'ın klas sirk hareketlerinden etkilendim. memati ile bulut'u biraz daha sevdim. yatarken üzerinde düşündüm. sonra uyudum. sonra bugun bilgisayarımı açtım. almanya'da tv izlemek, internet sahibi olmak vergili ve biz öğrenci olduğumuz için bu vergiyi ödemeyi reddettiğimiz için interneti ev sahibiz güler ablanın wireless'ından, televizyonu da internetten izleyen insanlardan biri olarak bilgisayarımı açınca internete bağlanmaya çalıştım. aman yarabbi! bir de ne göreyim???bağlantı kurmaya çalıştığım modemlerden birinin isminin "polat" olduğunu görünce istemsiz bir şekilde pencerenin camını açtım ve etrafa bakındım.. ciddi ciddi tırstım.. zaten 34 plt 34 vakasını anca sindirmişken. sonra burasının almanya, almanya'da 4 küsür milyon polatcık'ın amaaan türk'ün yaşadığı aklıma geldi. rahatladım..son sahnelere doğru

Arçelik Servisi Körfez

tavandan sarktığını görünce "ulan acaba bu polat alemdar mı yoksa lara croft mu?" diye içimden geçirmedim değil hani. aksiyon olayının bokunu çıkarmaya çalışan yönetmenden ricamız daha gerçekçi bir kurtlar vadisi. mesela eskiden testere necmi'nin mekanlarını basmaya giderken memati alt katta 200 kişi toplamış emir verip gaza getiriyodu. ne oldu o 200 kişiye? hadi diyelim hepsi öldü, yenileri alınmadı mı bunların? iki kişiden mafya mı olur? iki kişinin gittiği operasyon, operasyon değildir sayın yönetmenler.karşındakiler sokak çetesi mi?

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Arçelik Servisi Kocaeli

buradan spoiler vereceğimize zaten fragmanı izlesek veya kurtlar vadisi sitesini takip etsek spoilerin babasını göreceğimiz dizidir. ama biz yine de yetimin hakkını koruyalım, olur da izlemeyen varsa sonradan izleyecekse buraları okumasın diye ibaremizi çakalım. diğer hataların yanında benim gözüme çarpan başka hata ise: alev makinesi ile abdül'e işkence edildi, eyvah gitti adamın aşağı taraf dedim ama sonra bir baktık ki orada hiç yanma izi yok. oysa ki aynı makine ile çakır'ın sefirlik zamanı 6 baba tanıtılırken, hırsızlık yaptığı, para kaçırdığı gerekçesi ile bir adamın eli yakılmıştı. feci sahneydi. adamın elini yanıyor gibi gösterip duman tüttürüyorlardı resmen. yönetmen farkı nasıl da belli oluyor demek ki. osman sınav andı beni. söylemeden geçemeyeceğim. hakan'ın "kabloyu vurduğum yere bağla" dediğindeki hali çok komikti. sanki teknik bir iş yapıyormuş şekline büründü orada hafif eğilmiş. alternatif sahne: - dışk* - yok burası değil (yumruk abdül'ün bacağına denk gelir) - dıkş* (tam isabet) - hah burası kabloyu buraya bağla.

Arçelik Servisi Kocaeli

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Arçelik Servisi İzmit

aksiyonu tavana vurmuş dizimizde bu hafta polat abimiz, kemeri belinden çıkardığında hayal dünyamızın kapıları aralandı resmen. şaka ve bok atma bir yana , necati şaşmaz'ın üstün fizik gücü , atletik hareketleri ve seti iyi kurgulayan sanat yönetmenine başarıları sebebiyle selam ederim. her ne kadar einstein nın kemiklerini sızlatacak sahneler çekilse de, yapılan hareketlerin zorluğu ve estetik açıdan görselliği taktire şayan. dizi de artık kabak tadı veren en önemli olgu, polat alemdar'ın

Arçelik Servisi İzmit

düşmanlarının katsayısıdır. tam teröristleri sıkıştırmışken, devlet içinde ki köstebekler devreye giriyor. o bitiyor amerikan ajanları tuzak kuruyor onu atlatıyor misyonerler cirit atmaya başlıyor. lan bi durun be!! ben bile yazarken fenalık geçirdim. siz senaryoyu yazarken kafayı nasıl yemiyorsunuz hayret. adam önce birini halletsin sonra diğerine dalsın. almışlar polatı ortalarına yakartop oynuyor ibneler. bunun yarını da var arkadaş. son olarak, bir tebrik te hakan karakterini yaratan bünyeye selam etmek istiyorum. arkadaş, böylesine gıcık bir karakter nasıl yaratılır ? bunun sırrı nedir? tıpkı bir zamanlar erol taş'ın sokakta oynağı rol için dayak yemesi gibi, bu rolü oynayan arkadaşında dayak yemesinden korkarım. hakkaten de insanın ağzına ağzına yumruk vurası geliyor. nasıl olsa elinizin kiri bir zahmet öldürün o karakteri yahu.

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma